Kayıtlar

EYLÜL

Resim
Hasadı biçiyorken kızılca şaklabanlar, İmece etti eylül,gök fidanlar budayıp Dara çekildi bir bir rezilce kahramanlar, Kalanların uğruna tatlı canlar adayıp Lanet olsun eylüle kandı yine kalanlar, Hasadı biçiyorken kızılca şaklabanlar! 'Net ekim 'ler doğuran eylüllere düşmanım Lakin paslı çiviler çiviyle sökülürdü Dökülen kan benimken haklıdır her isyanım Peki eylülden önce hangi kan dökülürdü? Bu defa ekimlere kaldı adaklık kanım, ' Net ekim 'ler doğuran eylüllere düşmanım! Damarımdaki öfke yüreğime akında, Çin,Bizans çevresini taşa kesse de yıkar! Demir Perde kaderi kol gezecek yakında, Bütün kahpe eylüller buza kesse ne çıkar! Bileyli intikamım hiç pas tutmadı kında, Kin ki damarımdaki yüreğime akında! 12 Eylül 2010  

ATATÜRK NE YAPMAMIŞTIR?

Resim
  Sevgili kardeşim; Atatürk’e muhabbetimizi ifade ettikçe, husumeti olanların yüzlerinde bir kızarma, gözlerinde bir kararma görmek de kaçınılmaz oluyor. Papağan gibi ezberden üfürdükleri hurafeler çeşitli olsa da lafı evirip çevirip yaptıklarını küçümsemeye getiriyorlar. Anlama kapasiteleri değil, kanları bozuk olduğu için böyleleriyle konuşmanın bir faydası elbette ki yoktur. Zaten Atatürk’ün yaptıklarını bırak, gündelik alışkanlıklarını, kişisel tercihlerini dahi merak edeni tatmin edecek kadar eser yazılmış, yayınlanmış durumdadır. Yediği çerezden, sevdiği türküye kadar, hakkında gizli saklı bir şey bırakılmamış ama kanı bozukların kafası ters çalıştığı için bir defa da yaptıklarını değil, yapmadıklarını anlatarak deneyelim. Atatürk’ün yapmadığı rastgele 5 şey anlatacağım: Mesela kardeşim; Atatürk halife olmamıştır . ‘ Allah’ın yeryüzündeki gölgesi ’ gibi sıfatlar kullanan ve kendilerine ‘ kullarım ’ diye hitap eden bir halifeye alışık olan insanlar, Atatürk’e de halifelik

Liberal Muhalefet

Resim
  Yurdumuzda varlığını bir şekilde devam ettiren 120 parti var. Hükümet cenahını temsil eden iki, üç tanesini bir kenara bırakırsak, geriye kalanların tamamının gündemi yüksek enflasyon ve geçim sıkıntısı… İslamcı, solcu, sağcı, kürt islamcı, Türk islamcı, kürt solcu, Türk solcu, liberal, kapitalist, doğucu, batıcı, etnik azınlıkçı ve sair kırk çeşit boyayla kurulmuş yüz çeşit parti, işi gücü bırakmış, paramızın ihtiyaçlarımıza yetmiyor oluşuna odaklanmış durumdadır. Neden? Çünkü kardeşim; Gelecek öğünü konusunda endişelenen insanların, gelecek yılları düşünme fırsatı yoktur. Yarın ne yiyeceğine dair fikri olmayan insanların, gelecek yüzyıllara dair hayalleri de olmuyor. Çocuklarının karnını doyuracağından emin olmayan insanlar, başka insanların kurtuluşuyla ilgilenmiyor. Evinin kirasını nasıl ödeyeceğini kestiremeyen insanlar, uzaktaki soydaşlarının, esir dindaşlarının, başka kıtalarda sömürülen işçilerin falan derdiyle dertlenemiyor. Neden? Çünkü kardeşim; Mevsimle ekiy

MEŞRU MÜDAFAA

Resim
  Suriyeli, Afgan, Bangal, Peştun gibi Ortadoğu kaçaklarının, Türkiye'ye toplu şekilde akın etmesi, organize bir eylemdir. Türkiye'ye girerken kolaylık, çıkarken zorluk gösterilmesi, bu işin organize ve kötü niyetli olduğunu açıkça gösteriyor. Türkiye’nin doğu sınırlarından kolayca ve akın akın girerken herhangi bir engelle karşılaşmayan kaçaklara, batı sınırlarından çıkıp gitme fırsatı tanınmıyor. Türkiye coğrafyası, konumu itibariyle her devirde transit geçişi güzergahı oldu ama son 15 yıldır, adeta örümcek ağı gibi çalışıyor. Avrupa ülkelerine ulaşmak için yollara düşen milyonlarca baldırı çıplak, savaş suçlusu, muhalif, kanun kaçağı ve bunların aileleri, Türkiye’de zorunlu misafir oldu. Türkiye’de yaşayanlar gibi kaçakların da memnun olmadığı bu durumdan, sadece Avrupa ülkeleri ve Türkiye’nin hükümeti memnun görünüyor. Bu kaçakların iyi ya da kötü insan olması, Müslüman ya da gayrimüslim olması, masum ya da suçlu olması, kadın, erkek ya da çocuk olması, kötü niyetli bir

ZENCİ

Resim
  Ankara’nın eski belediye başkanı, yaptığı tuhaflıklarla yıllardır memleketin gündemini meşgul ediyor. Bugün de gündemi zapt edecek bir tuhaflık yapmış. Sözde, zenci bir asker şehit olmuş da bizimki de onu anma mesajı yayınlıyor. Mesaj metni çok ilginç: ‘ Bak Türkiye ’ diye umuma sesleniyor önce. Fakat, hedefi Türkiye değil… Daha dar bir kesime sesleniyor ama söze genelden giriyor. Kendisini Türkiye’nin dinlemesini sağladıktan sonra devam ediyor: ‘ Somali’den gelip Türk vatandaşı olan, senin ülken ve senin inancın için savaşan Abu Bakeroğlu, PKK’ların yaptığı karakol baskınında şehit oldu ’ diyor. Yazım hatalarını bu kadar düzeltebildim. Kendisi sadece büyük harf kullanıyor. Duasını da ettikten sonra, asıl hedefine seslenerek bitirmiş: ‘ Yabancı düşmanlığı yapan hainlere de ibret olsun ’. İddiasını ispat edercesine, bitmek bilmeyen özgüvenini yansıtırcasına, sözde şehit olan zencinin de fotoğrafını mesajına eklemiş. Üstünde genelkurmay başkanı üniformasıyla, Beşiktaş futb

SEYİS

Resim
  Siyaset, seyis kökünden gelme bir kelimedir. At bakıcısına seyis, at bakma işine de seyislik, yani siyaset denir. Türkçe karşılığında da bu kelime, atla ilişkili. Atkarma deyince siyaset, atkarmak deyince de siyaset etmek, yani yönetmek anlaşılıyor. Kimi yönetmek? Atı! At, bildiğimiz üzere bir hayvan ve yine bildiğimiz üzere, bir binek hayvanıdır. Bazılarımız etinden ve sütünden faydalanmaya devam ediyor olsa da genel olarak binek hayvanıdır. Binmeyen de arabaya koşar, yük çektirir. Diğer hayvanlardan daha fazla mesaimiz olduğu için gönlümüzde yeri ayrıdır. Yarenlik, yoldaşlık ettiğimiz, adına destanlar, efsaneler uydurduğumuz, övmelere doyamadığımız bir dosttur. İnançlarımızda da hep baş köşededir. Yunanlar Pegasus der; kanat ekleyerek Zeus’un oğlunu tasvir etmekte kullanmışlar. Tanrılarının yanına gidip yıldırım getiriyormuş. İslam’ın peygamberini Mirac’a çıkartanı var. O da kanatlı. Adına da Burak demişler. İskandinav tanrısı Odin’in de atı meşhur. Sleipnir diyorlar… He

IRKÇI MISIN? - 4

Resim
  İnsanlık tarihi, başlangıcından günümüze kadar akıl almaz, şeytanın bile aklına gelmeyecek vahşiliklerle dolu. Tarih sahnesine çıkışımız bile kendimize benzemeyeni yok ediş macerası. Eski alışkanlığımızdır ama herhangi bir hayvan ya da bitkiden önce, kendimize en çok benzeyeni, Neandertalleri yeryüzünden silmişiz. Sabandan önce mızrak yapmışız. Evden önce tuzak yapmayı öğrenmişiz. Dünyadaki bütün maceramızı, cinayet silahlarımızın gelişme biçimine göre yazmışız. Yontma taş, cilalı taş, atom çağı vs… İcatlarımız, teknolojimiz, bilimimiz, her şeyden önce cinayet işlediğimiz silahlara göre şekillenmiş. Kaba taşlardan başlayarak atom altı taneciklere kadar, elimize ne geçse, karşımıza ne çıksa, cinayet sanatına uydurmuşuz. İlk aletlerimiz, cinayet silahı. İlk arabalarımız, savaş arabası. İlk uçaklarımız, savaş uçağı. Ateşin keşfi, insan yakmanın miladı. Atomun parçalanması, atom bombasının icadı. Özetle; vahşi bir canlıyız. Bütün taframızın altında, her türlü cakamızın arkasında